Malzemeler:
  • 100 g tereyagi (kup kup dogranmis)
  • 125 gr ince toz seker
  • 100 gr ince esmer seker
  • 1 c.k. vanilya ozu (ben bir vanilya podunun cekirdeklerini kullandim)
  • 1 iri yumurta
  • 250-300 g un
  • 1 t.k. bikarbonat
  • 100 g cekilmis antep fistigi
  • 60 gr butun antep fistigi
  • 125 g beyaz cikolata (dogranmis)
Yapılışı:
Firini 180 dereceye isitin. Bir kapta terayagini ve sekerleri krema gibi oluncaya kadar cirpin. Yumurta ve vanilyayi ekleyip cirpmaya devam edin. Son olarak unu ve bikarbonati ekleyip guzelce karisincaya kadar cirpin.
Karisim iyice toparlaninca cikolata ve fistigi ekleyip biraz daha cirpin. Karisimdan ceviz buyuklugunde parcalar koparip yuvarlayin ve elinizle bastirarak yassilastirin. Yagli kagit serilmis tepsiye uzak araliklarla yerlestirin, kurabiyeler piserken birazcik yayilacaklari icin ne kadar uzak koyarsaniz o kadar iyi olur.
Tepsiyi firina verip yaklasik 12-13 dk kadar pisirin. Bu sure sonunda kurabiyelerin ortasi beyaz kenarlari hafifce kizarmis olacak, eger cok fazla pisirirseniz kurabiyeleriniz sertlesir. Firindan aldiginiz kurabiyeler soguduktan sonra tepsiden alip servis yapabilirsiniz. Afiyet seker olsun!
Eger kullandiginiz seker yeterince ince degilse kurabiyeyi yerken agzinizda citir citir edecektir. Bunu engellemek icin sekeri rondoda ya da kahve degirmeninde bir kac kere cekererek inceltebilirsiniz.

~25 adet

Kaynak ve detaylar için buraya lütfen

Yoğun Çikolatalı Kek Tarifi:

Malzemeler:

  • 90 g kakao
  • 165 g un
  • 165 g şeker
  • 1,5 t.k. karbonat
  • 1 t.k. kabartma tozu (silme)
  • 2 küçük yumurta
  • 180 ml butter milk (veya aynı miktarda akıcı kıvamda yoğurt)
  • 180 ml su
  • 90 g tereyağı (eritilmiş, sıvı yağ da olabilir)
  • 1 adet çubuk vanilya
  • 1 çimdik tuz

Yapılışı:
Firini 180 dereceye ayarlayin.
Kakao, un, seker, karbonat, kabartma tozu ve tuzu bir kaba eleyin. Baska bir kapta yumurta, su, buttermilk (veya yogurt), yag ve vanilya cekirdeklerini cirpin. Yumurtali karisimi un karisimina azar azar ekleyip iyice cirpin.
Hamuru 20 cm (8 in.) capindaki yaglanmis bir kek kalibina bosaltin. Spatula yardimiyla veya bir kasigin tersiyle hamurun uzerini duzleyin. Hatta orta kismi hafifce cukurlastirin ki piserken her yeri esit olcude kabarsin.
Kalibi firina verip batirdiginiz kurdan temiz cikana kadar (tarifte 45 dakika diyor ama benim kekim 75dk da pisti) pisirin.
Keki kapagi acik firinda sogumaya birakin. Soguyan keki tel izgara uzerine alin ya da hemen kaplamayacaksaniz kapakli bir kek kalibinda saklayin.



 

Swiss Meringue Buttercream (Dolgu Kremasi) :

Malzemeler :

  • 225 g tereyagi (oda sicakliginda)
  • 170 g seker
  • 3 yumurtanin beyazi
  • 1 t.k. vanilya aromasi (arzuya gore)

Yapilisi :
Kucuk cam bir kasede tereyagini krema kivamina gelinceye kadar cirpin.
Isiya dayanikli ayri bir kaseye yumurta beyazini ve sekeri koyup kaseyi kisik ateste kaynamakta olan su dolu bir tencerenin uzerine oturtun ve seker eriyinceye kadar cirpin. Cam kasenin dibinin suya degmemesine dikkat edin.
Seker eridikten sonra kaseyi tencere uzerinden alip yuksek hizda yumurta beyazi kar gibi oluncaya kadar cirpin.
Kremayi paddle parcasi takilmis (turkcesi ne demek bilmiyorum ama sekli spatulaya benziyor, cirpma teli degil!) mutfak robotuna aktarip cirpmaya baslayin. Bir yandan da onceden cirptiginiz tereyagini kucuk parcalar halinde (her defasinda yaklasik ~ 1t.k.) yumurta karisimina ekleyin. Tum tereyagi bittiginde krema puruzsuz hale gelmis olmali.


Cikolatali Ganas :

Malzemeler :

  • 420 ml krema (ben double cream kullandim)
  • 450 gr bitter cikolata (kucuk kucuk kesilmis)

Yapilisi :
Kremayi bir tencereye alip orta ateste isitin ve kaynamaya basladiktan sonra atesten alin.
Icine cikolata parcalarini atip tamamen eriyinceye karar karistirin. Dilerseniz boyle sivi halde ya da iyice cirpip krema haline getirerek kullanabilirsiniz.



 

Fistikli Krokan :

Malzemeler :

  • 100 g ic fistik
  • 80 g seker

Yapilisi:
Sekeri genis bir teflon tavaya koyup sallayarak tavanin tabanini kaplamasini saglayin. Tavayi atesin ustune koyup hic karistirmadan sekerin karamel almasini bekleyin.
Seker karamel kivamina gelince fistiklari katip cabucak bir silpat'in uzerine ya da yagli kagida dokup sogumaya birakin.
Soguyan krokani parcalayin ve robotto cok ufalamadan cekin.
Pastanin Yapilisi:

1. Gun :
Kekin ust kismini bicak ile kesip alarak duzleyin ve enine ortadan ikiye bolun.
Taban olarak kullanacaginiz parcayi doner pasta masasi (turntable) uzerine koyun. Bende bu aletten olmadigi icin pastayi ters cevirgidim bir yemek tabaginin uzerine yerlestirdim.
Kremadan yeteri kadar alarak bir spatula veya bicak yardimi ile pasta tabaninin uzerine yayin. Bu islemi yaparken spatulayi arada bir sicak su ile temizleyerseniz kremayi daha kolay yaydiginizi goreceksiniz. Eger krema kenarlardan tasarsa problem degil daha sonra yan taraflari kaplamak icin kullanabilirsiniz.
Kremanin uzerine ufalanmis krokan parcalarindan bolca serpistirin.
Kekin diger yarisina (bicakla kesip duzlediginiz tarafi) biraz krema surup bicakla yaydiktan sonra dikkatlica diger parcanin uzerine kapatin ve hafifce bastirin. Katlarin yamuk olmamasina dikkat edin.
Kalan krema ile once iki kat arasindaki bosluklari guzelce doldurun daha sonra pastanin yanlarini ve son olarak da ust tarafini dikkatlice kaplayip ustunu mumkun oldugunca duzleyin. Pastayi kapakli bir kek kabinin icinde dinlenmek uzere buzdolabina kaldirin.

2. Gun :
Ganasi ikinci gun hazirlayip sogumaya birakin. Eger krema kivaminda bir ganas istiyorsaniz mikserle katilasincaya kadar cirpin. Buzdolabindan cikardiginiz pastanin uzerini tipki dolgu kremasinda oldugu gibi spatula yardimi ile kaplayip tekrar buzdolabina kaldirin.
Eger benim yaptigim gibi akiskan sekilde kullanmak istiyorsaniz soguyan ganasi, uzerinde olusan kaymaksi tabakadan kurtulmak amaciyla bir kac dk cirpin. Pastayi saklama kabindan dikkatlice cikarip tel izgara uzerine yerlestirin ve izgarayla birlikte bir firin tepsisinin icine koyun.
Sivi haldeki ganasi pastanin tam ortasina ince ince dokmeye baslayin. Pasta soguk oldugu icin ganas hemen donacaktir, cabuk hareket ederek ganasin ust ve yan kisimlara duzgunce dagilmasini saglayin. Eger ustu duzgun olmazsa spatula veya bir bicak ile cok fazla oynamadan duzeltip pastayi dolaba kaldirin.
Dilediginiz gibi susleyerek, mumlari da unutmayin, pastayi servis yapabilirsiniz!
Biliyorum cok karisik ve zor gorunuyor ama aslinda hic degil. Yeterince aciklayici olsun diye uzun uzun yazdim, ve eger ben yapabiliyorsam herkes yapar, ciddiyim!! Gelelim bir dahaki sefere degistirmeyi planladigim noktalara; oncelikle ben keki yarim olcu yaptim, cok yogun bir kek oldugu icin ince bir dilim bile insana yetiyor. Sanirim yaklasik 10-12 kisiye yeterli olur. Ilk tattigimizda kek bana cok aci geldi ama aradaki kremasi ile kombine oldugunda tadi biraz daha yumusuyor. Belki icindeki kakao miktari azaltilabilir diye dusunuyorum. Her seyden onemlisi bu kek kaldikca guzellesiyor, tadi oturuyor. O yuzden bir dahaki sefere keki bir gun dinlendirmeden servis yapmayacagim. Dolgu kremasi cirparken kesilebilir o nedenle cok yuksek devirde cirpin hatta bu isi robotta yapin, yok ben ugrasamiycam diyorsaniz Dr. Oetker'in hazir dolgu ya da pasta kremasini kullanabilirsiniz yanliz soyleyeyim ben hic denemedim nasil olur bilmiyorum! Pastanin butun haline dikkat ederseniz ben ganasi her tarafina surmedim, yanlarindan damla damla aksin istedim eger yanlis olculerde hazirlamasaydim hem rengi hem de gorunusu super olacakti ama malesef olmadi:( Sivi ganas kullananlar; tepsiye akan ganasi cabucak ve ince bir sekilde yayip buzdolabina atin ve sogutun, birazcik donduktan sonra da bir bicak yardimiyla kaziyin. Iste size cikolata kiriklari!

Yazının tamamı ve püf noktaları için buraya lütfen...


Dana & Kuzu Rosto yapmak isterseniz ilk is kasaptan guzelce temizlenmis bir et siparis edin; ben kuzu ise but, dana ise nuar ya da kontrfile eti tercih ediyorum. Sonrasi cok kolay, firini en yuksek isiya ayarlayin, eti yikayip kagit havluyla iyice kuruladiktan sonra firin tepsisine alip her tarafini guzelce yaglayin. Dilediginiz kadar karabiber ve tuzla, sakin normal tuz kullanmayin yoksa etiniz feci tuzlu olur deniz tuzu kullanmalisiniz ya da hic tuzlamayin, ovaladiktan sonra et firina girmeye hazir. Kuzu icin benim denedigim diger bir yontemde bicak ile et uzerinde minik yariklar acmak ve o yariklara mercankosk ve sarmisak parcalari yerlestirmek, lezzetine doyum olmuyor. Hazirladiginiz eti onceden en yuksek isiya ayarladiginiz firina verin ve isiyi hemen 170-180 dereceye dusurun. Boyle et cok sicak firina girer girmez ust kismi pisip kabuk tutacak ve tum suyu iceride kalacak, firinda oldugu surece de cok fazla su salmadigi icin yumusacik ve cok lezzetli olacak!

Yazının devamı burada
Diyet tutkunu musunuz, bilinçsizce yiyenlerden mi? Yoksa arkadaş ısrarına hayır diyemeyenlerden mi? Sizi yemeye iten ne? Gerçekten aç mısınız yoksa obur mu? İşte yeme karakteriniz ve savunma önerileri…

Yemek yemek temelde fizyolojik bir gereksinim olsa da, pek çok içsel ve çevresel faktörden etkileniriz. Diyetisyen Berrin Yiğit, ruh halinin beslenmeye olan etkilerini ve neler yapılması gerektiğini yazdı.

İşsiz kalmak, boşanmak, sevgiliden ayrılmak, sağlık problemleri, stres veya yaşamı rutininden çıkaran tatsız bir olay aşırı yemeye sebep olabilir. Peki, bu neden kaynaklanıyor? Örneğin hepimiz en ufak bir moral bozukluğunda çikolataya başvururuz. Çünkü çikolata gibi tatlı gıdalar, moral ve tatmin duygusunu artıran hormonların salgılanmasını sağlıyor. Hatta bu tür gıdalar uzun vadede duygusal bağımlılık etkisi yaratıyor. Bu ödüllendirici etki bilinçaltına bu şekilde kaydedilip, daha sonra karşılaştığımız her olumsuz durumda geri çağrılıyor.

Öte yandan gıdalar bazen bizi strese sokan düşüncelerden uzaklaştırıp, anlık rahatlatıcı oyalamalara sebep olabilir. Belirli bir gıdayı yerken dünyadan soyutlanabilir, geçici bir rahatlama yaşayabiliriz. Peki, ya yemek bitince ne hissedeceğiz? Tabii ki bu şekilde fazla kalorilerin verdiği suçluluk duygusuyla listemize bir problem daha eklenir!

BİLİNÇSİZCE YİYENLER
Bu kişiler çoğu zaman aç oldukları için değil yemek gözlerinin önünde olduğu için yerler.

Bilinçsizce yiyenler grubuna girenler yemek masasında önlerine konan her şeyi yiyebilirler. Aç ya da tok olduklarını düşünmezler. Diyet yaparken kısa bir süre için son derece disiplinli olabilirler ama sonra unutup normal beslenme düzenlerine devam ederler.

Kurtarıcı yollar: Sadece yemeye odaklanın.
Yemek yerken televizyon izlemek, bilgisayarda çalışmak, gazete okumak gibi kafanızı dağıtacak aktivitelerden uzak durun. Stresli sohbetlerden kaçının. Masada iş konuşmayın, yemeğe olan konsantrasyonunuzu dağıtacak derin konulara girmeyin. Tabağınıza yemeniz gereken ideal miktarı alın. Sofrada ekstra yemek bulunmamasına gayret edin. Yemeğe sağlıklı, düşük kalorili aynı zamanda besleyici ve doyurucu olan sebze çorbasıyla başlamaya çalısın, sonra salata alın. En son ana yemeğe geçin. Yemek bitiminde masayı hemen terk edin. Fazladan kaldığınız her dakika atıştırma riskiniz olabilir. Yemek sonrası sindirime yardımcı bitki çayları tüketerek iştahınızı yönetmeye çalışın. Kendinize yemek dışında oyalayıcı uğraşlar bulun. Mutfağa girmemeye gayret edin. Mutfak tezgahlarında yemek veya hamur işi gıdalar bulundurmayın. Bunun yerine meyve dilimleri veya şekersiz limonata dolu bir sürahi hazırlayın.

DİYET TUTKUNLARI
İhtiyaçları olmasa da diyet yapmayı severler. Yeme kültürleri diyet üzerine kuruludur, hayat boyu diyettedirler.

Diyet tutkunları çok kez kilo vermeyi denerler, neredeyse bilinen tüm diyetleri yaparlar ama buna rağmen zayıflamayı bir türlü başaramazlar. Diyetleri sonucunda çoğunlukla hedefledikleri kiloyu veremezler. Çünkü uygulaması çok zor diyetler tercih etmişlerdir ya da kalori saymaya, sürekli hesap kitap yapmaya fazlaca odaklanmışlardır. Sonuçda bu tarz acımasız diyetlere kısa bir süre devam edebilirler. Kısa sürede aşırı yeme atakları yaşamaya başlarlar. Bu da diyet yaptıkları süre içinde daha fazla kilo almalarına sebep olur.

Kurtarıcı yollar: Diyete değil, sağlıklı beslenmeye odaklanın.
İdeal kilonuza ulaşmak için mucizevi şeyler yapmak zorunda değilsiniz. Başarılı kilo kaybı için öncelikle porsiyon kontrolü yapmanız gerekiyor. Program süresince kendinize yasaklar koymak yerine kontrollü olmalı ve hayat boyu sürdürülebilecek, kolayca uygulanabilir diyet mönülerini tercih etmelisiniz. Arkadaş ortamlarında diyet sohbetlerine katılmayın; başkasının diyetlerini uygulamaya meyilli olabilirsiniz, aman dikkat! Konuyla ilgili televizyon programlarında, gazete ve dergilerdeki diyet haberleriyle ilgilenmeyin. Mucizevi vaatler sunan ürün ya da uygulamalara kulak vermeyin. Çünkü zayıf bir anınızda bütçenizi, daha da kötüsü sağlığınızı tehlikeye atabilirsiniz. Yapmanız gereken; size özel, diyetisyen kontrolünde hazırlanan programları takip etmektir.

YEMEĞİ ÖDÜL OLARAK GÖRENLER
Yaşam felsefeleri “İyi günde, kötü günde en iyi dostum yemek” olduğundan en riskli gruba girerler.

Yemeğin ceza veya ödül olarak kullanıldığı, çoğu zaman stresli, üzgün, sinirli, yorgun veya sıkılmış ruh hallerinin sebep olduğu bilinçsiz yeme durumudur. Bilimsel araştırmalar aşırı yemek yemenin yüzde 75 oranında duygusal sebeplerden kaynaklandığını gösteriyor. Özetle duygusal yemek yiyenler grubuna girenler; fizyolojik değil, psikolojik gereklerden ötürü yemek yerler. Duyguları bastırmak amacıyla yenildiği takdirde kilolar kısa sürede kontrol edilemez hale gelir. Dönem dönem herkes duygusal sebeplerden ötürü yemek yer, ancak bu alışkanlık haline gelirse sorun olabilir. Çünkü bu gruba girenler sorunlarını çözerek değil, yemek yiyerek gidermeye başlarlar. Bu da giderek gerçek açlıkla sahte açlığı karıştırmaya neden olur. Karşılarına çıkan her zorlukta yiyeceklere saldırmaya başlarlar. Özellikle keyif veren abur cubur yiyeceklere yönelirler.

Kurtarıcı yollar: Hedef, gerçek açlık durumlarında yemeyi öğrenmektir.
Aşağıda “Sizi yemeye iten ne?” başlıklı bölümdeki soruları kendinize sorarak açlığınızın psikolojik olup olmadığını sorgulayın. >>>>>>

KULAKTAN DOLMA BİLGİLERLE BESLENENLER
Sözde çok sağlıklı beslenen, diyetle ilgili bilgilere yanlış kaynaklardan ulaşarak hatalı beslenen kişilerdir.

Genelde arkadaş ortamlarındaki sohbetlerden, internet ve televizyon gibi her türlü kanaldan ulaştıkları bilgileri körü körüne kabul ederler. Sağlıklı beslenmek için duydukları her faydalı gıdayı o dönemde yoğunlukla yemeye gayret edip, ünlülerin özel sırlarını korkusuzca denerler.

Kurtarıcı yollar: Hemen sizi kontrol altında tutacak, rahat iletişim kurabildiğiniz bir diyet uzmanı ile görüşmeye başlayın.
Sizin için en doğru mönüyü planlayacak. Sorularınıza yanıt verecek kişi diyetisyeninizdir. Beslenme ile ilgili uzman kişilerce yazılmış kitapları, kaynak belirtilmiş yazıları, güvenilir internet sitelerini de ziyaret edebilirsiniz. Kulaktan dolma bilgilerle diyet yapmayı denemeyin. Çünkü bu diyetler size özel değerler incelenerek hazılanmazsa uzun vadede zararlı olabilir. Bu şekilde verdiğiniz kiloları hızla geri alırsınız.

ARKADAŞ ISRARINA HAYIR DİYEMEYENLER
“Yarın diyete başlarsın, bizi mi kıracaksın!” gibi ısrarlara hayır diyemeyenler.

Bu tiplerin yeme alışkanlıkları mekana ve olaylara bağlı olarak değişir. Yemeğe “Hayır” diyemez.

Kurtarıcı yollar: Yemek yemek, elbette bir zevktir; ancak sadece keyif olarak görülmemeli. Doğru olan, lezzetten vazgeçmeden sağlıklı beslenmeye odaklanmaktır. Bunun için restorana gitmeden önce neler yiyeceğinizi planlamaya çalışın. Arkadaşlarınızın ısrarlarına kesin hir dille hayır demeyi öğrenin. Beslenme konusunda bilinçli olmak hata yapma riskinizi azaltır.


SİZİ YEMEYE İTEN NE?
Aşağıdaki durumların çoğunda yemek yeme eğilimindeyseniz acıkmadan yemek yiyenlerdensiniz:
1- Arkadaşlarınızla restoranda oturuyorsunuz. Arkadaşınızın sipariş ettiği kocaman pizza aklınızı başınızdan alıyor.
2- Saat 12:00 oldu. Öğle yemeği zamanı geldi.
3- Sinemadasınız, etrafı saran patlamış mısır kokusu sizi çok etkiliyor.
4- İş sonrası yorgun argın eve döndünüz, karnınız tok ama enerjiniz yerlerde sürünüyor.
5- Televizyon karşısındasınız, yapacak başka işiniz yok.
6- Evden çıkmadan önce kahvaltı yaptınız ama ofisteki mis gibi poğaça kokularına duyarsız kalamıyorsunuz.
7- Streslisiniz.
8- İnternette sörf yapıyorsunuz, kışkırtıcı yemek ilanlarına bakıyorsunuz.
9- Trafikte kaldınız.
10- Patron ya da iş arkadaşınız canınızı sıktı.
11- Doğum günü, yıldönümü gibi özel bir gününüz. Belki de adet dönemindesiniz.

Turizmde Gastronomi her geçen yıl biraz daha yıldızı parlayan etmen. Değişik lezzetleri ve lezzetli yemekleri tatmak uğruna yüzlerce hatta binlerce kilometre yol katetmeyi göze alan insanlara yardımcı olmak için lezzet kaşifleri de biraz daha önemsenir hale geldi. Doğal olarak damak düşkünlerinin kahramanı haline gelen lezzet kaşiflerinin gösterdiği adresler ve çizdiği rotalar da neredeyse Piri Reis'in haritası kadar önemsenir oldu.

Türkiye'nin en tanınmış gezi yazarlarından ve gurmelerinden olan edebiyatçı Mehmet Yaşin, bu insanlara hak verilmesi gerektiğini savunuyor ve 'Bunca yeme içme mekanları arasında en doğru adresleri bulmak zor. Örneğin New York, 18 bin restoran var. Hepsini dolaşmaya bir ömür gerek...' diyor.

Gurme Mehmet Yaşin'in, Ekin Grubu tarafından yayınlanan ve geçtiğimiz haftalarda raflarda yerini alan 'Lezzetli İstanbul' adlı kitabı, damak zevkine önem verenlere, kültürlerin ve mutfakların kesişme noktası İstanbul'un en güzel tatlarını sunuyor.

Bir bira firmasının sponsorluğunda yayınlanan kitabın, klasik bir rehber olmadığının altını çizen Yaşin, 'Bu kitaptaki adresler en doğru adresler mi? Biz öyle seçtik. Atladığımız, unuttuğumuz adresler mutlaka olmuştur.' diyor ve bu çalışmanın güncellenerek gelecek yıllarda da yayınlanacağının işaretlerini veriyor. Gelecekteki baskılarda okurların da birer gurme olarak seçkiye katkıda bulacağı da açıkça ifade ediliyor..

Lezzetli İstanbul kitabında, Türk mutfağı, meyhaneler, etnik mutfaklar, balık lokantaları, kebapçılar olarak 11 dalda 100'ün üzerinde lokanta ayrıntılı bir biçimde anlatılıyor. İçkili olan mekanlar okura özellikle belirtiliyor.

Lokantaların mekanı, ürünlerinin lezzeti, servis kaliteleri, temizliği, tuvaleti ve otoparkının durumu 5 yıldız üzerinden puanlanıyor. Favori yemekleri ayrıca belirtildiği gibi bu yemekleri canı çeken ama oraya gitme imkanı olmayanlar için ayrıca tarifi de veriliyor.

Mehmet Yaşin'in Lezzetli İstanbul rehberinin takdir edilecek bir yönü de genellikle bu tarz kitaplarda ihmal edilen ya da özellikle verilmeyen fiyatların da bir kutu içinde dikkat çekecek şekilde verilmiş olması…


8 ünlü Gurme seçti
Bu kapsamlı ve ayrıntılı çalışma, gezi yazarı ve gurme Mehmet Yaşin imzasını taşıyor. Ama onunla birlikte uzmanlardan oluşan ve kitaba girecek lokantaların seçimini yapan ünlü gurmeler de var.
Ahmet Örs, Ali Esat Göksel, Ali Sirmen, Hülya Ekşigil, Nihat Karaköse, Osman Serim, Sevim Gökyıldız, Teoman Hünal...

Bir ekip çalışması olan 'Lezzetli İstanbul' için ayrıca gazeteci-yazar Aynur Gürsoy, jüri tarafından belirlenen mekânları tek tek gezerek güncel fotoğraflarla listenin yapılmasını sağlamış. Projeyi yürütme
sorumluluğunu ise deneyimli editör Gündüz Mutluay üstlendi.


'Nereye gitsek' derdine çare
İstanbul yeme-içme mekânları konusunda son derece zengin bir kent olsa da, ne nerede yenir bilinmeyince dışarda yemek yemek de güçleşiyor. Herkesin az çok bildiği mekânlar tercih edildiğinde ise çoğu zaman yer bulmak bir sorun oluyor. Kitapta hem bu sorunlara çözüm aranırken, hem de 'şuralarda iyi bir balık lokantası var mı, canım uskumru dolması çekti ama nerede bulunur' gibi sorular da yanıtlanıyor.

Kitap, lezzetten temizliğe, servisten tuvalete o kadar çok mekâna not veriyor ki, okuyucular aralıksız her hafta birine gitse, hepsini gezmek için iki yıla ihtiyacı olacak. Ayrıca lokantaların manzarasından, fiyat bilgisine, spesiyalitesinin tarifinden aşçıbaşısına kadar uzanan ayrıntılı bilgiler ve fotoğraflarla da okuyucuya, bir mekânla ilgili merak edebileceği herşey sunuluyor.

Kitapta yer alan bütün adreslen semtlere göre kolaybulmak için İlçe ve semtlere göre fihrist (Şubeler bulunduğu semtlerde tekrar belirtilmiş. İlgili sayfada merkezi ile ilgili yazılarbulunuyor.

İşte Mehmet Yaşin ve 8 gurme arkadaşının seçtiği İstanbul'un en lezzetli mekanları ve bu mekanların en lezzetli yemekleri…

İşte kitapta yer alan {Ünlü Lokantalar ve Yenilmesi Tavsiye Edilen En Gözde Yemekleri}
AVRUPA YAKASI

Beyoğlu (Taksim, İstiklal Caddesi, Tepebaşı, Cihangir, Galata, Tünel, Karaköy Çevreleri)
Taksim / Changa [Lüks] .......... Tahin ve Miso Soslu Fırında Patlıcan
Cihangir/Doğa Balık [Balıkçı]................ Palamut Pilaki
Cihangir / Savoy Pastanesi [Pastane]........Milföy Pasta
İstiklal Caddesi/ Kallavi (Meyhane) ...........Çerkez tavuğu
İstiklal Caddesi / İnci Pastanesi [Pastane] ....Profiterol
İstiklal Caddesi/Hacı Baba Lokantası [Türk Mutfağı) .......Kuzu Tandır
Hacı Abdullah Lokantası (Esnaf Lokantası] ..... Kuzu İncik Patlıcanlı
İstiklal Caddesi/Hacı Bekir (Tatlıcı).................. özel öneri yok
Tarlabaşı/Lale İşkembecisi [Çorbacı] .................İşkembe çorbası
Nevizade / Boncuk Restoran (Meyhane)............ Uskumru Dolması
Nevizade / imroz (Meyhane) .............................. Soslu Torik
Balıkpazan / Cumhuriyet [Meyhane).....................Fava
Balıkpazarı/ Nizam Pide [Pideci]..........................Spesiyal Pide
Galatasaray/ Fıccın (Etnik]....................................Fıccın ve Gebın
Galatasaray/Vıctor Levi [Meyhane].......................Special
Galatasaray/Pano Sarapem (Meyhane]..................Special
Asmalımescıt / Refik Restoran (Meyhane)..............Arnavut ciğeri
Asmalımescit/Yakup 2 (Meyhane] ........................Yaprak Ciğer
Asmelımescıt/ Dokuz Ece [Meyhane].................... Şefin tavsiyesi
Asmalımescit / Gedikli [ Meyhane)............. ............Hamsi Güveç
Asmalımescit/Sisore Pide Evi (Pideci)...............Trabzon peynirli pide
Asmalımescit / Canım Ciğerim [Kehapcıl............Ciğer kebap
Tepebası / Mikla [Lüks]..................... ...............Marine Somon
Tepebası / Lokanta [Nu Pera ve Nu Teras] (Lüks)....Fırında domatesli ve kalamarlı levrek
Kuledibi / Galataevi (Etnik) ............................. Çakapuli
Karaköy / Gullüoğlu (Tatlıcı!.............................. Fıstıklı Baklava
Karaköy/Karaköy Balıkçısı (Balıkçıl ...................Kağıtta Levrek

(Şişli Nişantaşı, Teşvikiye, Harbiye, Mecidiyeköy, Dolapdere Çevreleri)
Elmadağ / Divan (Lüks] ................................Çıtır levrek Fileto
Elmadağ / Divan Pastanesi [Pastane] .............Forêt Noir Pasta
Harbiye / Boğaziçi Borsa[Türk Mutfağı]........Kuzu Tandır
Harbiye / Loft Restoran Bar -Borsa [Lüksl .... Pekin Ördeği
Teşvfikiye/Carne (Etnik)..................................Antrikot Rulo
Nişantaşı / Hünkar (Esnaf Lokantası]...............Kadınbudu Köfte
Nişantaşı / Tuus (Lüks)..........................Domates soslu levrek tava
Levent /Köşebaşı (Kebap] .....................Tarsusi kebap
Teşvikiye / Bahar Pastanesi (Pastane) .......Akyamaç Turtası
Teşvikiye/ Hacıbey Kebapçısı (Kebapçı) .... Bursa Kebabı
Maçka / Chocolate Maçka (Lüks)...............Limon soslu Piliç Izgara
Feriköş /Hamov (Etnik]...............................Dalak Dolması
Dolapdere /Apik (Çorbacı] ......................... İşkembe
Kasımpaşa / Geyikli / (Corbacı) ..................Damardan tuzlama

Beşiktaş Etiler. Ulus, Levent, Maslak Çevreleri!
Beyoğlu - Kallavi [Meyhanel ...............................Çerkez Tavuğu
Beyoğlu - Lale işkembecisi (Çorbacı) ..................İşkembe çorbası
Etiler / Develi (Kebap! ......................... Çiğ köfte
Etiler / Günaydın (Kebap) ...................... Kilis Kebebı
Ulus / Ulus 29 (Lüks) ............................Balkabaklı Tortellini
Ulus / Sunset Grill & Bar (Lüks) ........ Izgara Deniz Levreği
Ulus / Aşkana Mantı (Mantıcı) ........... Mantı
Levent / Konyalı Kanyon (Lüks) ........ Keşkekli Kuzu İncik
Levent / Tike (Kebapçı) .....................Acılı Tike Kebap
Levent / Köşebaşı (Kebapçı) .............. Tarsusi Kebap
Levent / Köfteci Ramiz (Köfteci) ........ Ramiz köfte
Levent ve Maslak / Hain Köfte (Köfteci) Hain Köfte
İstinye Park/Günaydın (Kebap) ..............Kilis Kebabı

Boğaz; Ortaköy'den Sarıyer'e!
Ortaköy / Feriye (Türk Mutfağı) ..... Vişneli Yapram Sarma
Bebek / Les Ambassadeurs (Lüks)… Levrek Ambassador
Bebek / Meşhur Bebek Badem Ezmesi (Tatlıcı] Badem Ezmesi
Emirgan / Changa (Lüks) ………… Tahin ve Miso Soslu Fırında Patlıcan
Kuruçeşme / Park Fora (Balık) ……………Pavella
Kuruçeşme / Pafuli (Etnik) ………………Mıhlama
Kuruçeşme / Cafe di Dölce (Pastane) 342 …… Fettucine Alfredo
Kireçbumu/Tarihi Alı Baba (Balık) ….. Kılıç Şiş
Tarabya / Kıyı (Balık) ………………………..Levrek Buğulama
Kıreçburnu/ Set Balık (Balık] ………………Kabaklı Hamsi
Kırecburnu / Meşhur Tarihi Kirecburnu Fırını (Hamurişleri)……… Şekerli Kurabiye
Arnavutköy/Köfteci Ali Baba (Kofteci) ………. Köfte
Arnavutköy / Bahar Pastanesi (Pastane) ……………..Akyamaç Turtası
Yeniköy / Tarihi Yeniköy Börekçisi (Börekçi) ………. Kuşüzümlü Kıymalı Börek
Emirgan / Muzedechanga (Lüks) …………. Tahin ve Miso Soslu Fırında Patlıcan
Sarıyer / Pide Ban (Pideci) ………………… Kıymalı Pide
Sarıyer ve Zekeriyaköy / Tarihi Sarıyer Muhallebicisi (Pastane) …….. Tavukgöğsü

Tarihi Yarımada (Eminönü, Sirkeci, Sultanahmet, Kumkapı, Beyazıt, Süleymaniye, Haliç, Fatih, Samatya, Yedikule, Edirnekapı Çevreleri)
Sirkeci / Konyalı (Esnaf tarzı) …..Keşkekli Kuzu İncik
Sirkeci / Meşhur Filibe Köftecisi (Köfteci) ……….. Filibe Köftesi
Sirkeci / Namlı Rumeli Köftecisi (Köfteci) ………… Köfte
Eminönü / Adapazarı Islama Köftecisi (Köfteci)……. Islama Köfte
Eminönü / Hamdi (Kebapçı] …………………. Fıstıklı Kebap
Eminönü / Hacı Bekir (Tatlıcı] …………….. Özel tavsiye yok
Eminönü / Pandeli (Türk Mutfağı) ………… Sebzeli Kuzu İncik
Nuruosmaniye / Tarihi Subaşı (Esnaf) ………….. Süt Kuzu Sarma
Kapalıçarşı / Havuzlu Lokanta (Esnaf) ………….. Beğendili Havuzlu Kebap
Sultanahmet / Konyalı Topkapı Sarayı (Lüks] …… Keşkekli Kuzu İncik
Sultanahmet / Tarihi Sultanahmet Köftecisi (Köfteci] …….Köfte
Sultanahmet / Balıkçı Sabahattin (Balıkçı) Fener balığı Kavurma
Kumkapı / Kör Agop (Meyhane) ……….. Kör Agop Usulü Balık Çorbası
Samatya / Develi (Kebapçı) ……. Çiğ Köfte
Samatya / Kuleli (Meyhane) ……. Hamsili Pazı Sarma
Yedıkule / Safa (Meyhane) ………. Arnavut Ciğeri
Süleymaniye / Darüzziyafe (Türk Mutfağı) …. Yufkalı Darüzzürafe Köftesi
Fatih / Fatih Karadeniz Pidecisi (Pideci) ……… Trabzon Peynirli Pidesi
Edirnekapı / Asitane (Türk Mutfağı) …………. Kavun Dolması
Haliç / Tarihi Haliç İşkembecisi [Çorbacı) ………. Zerde

Bakırköy, Florya İkitelli Çevreleri
Bakırköy / Chocolate (Lüks) ……. Limon Soysu Piliç Izgara
Bakırköy / Hacı Bozanoğulları (Kebap) …….. Cevizli Kebap
Bakırköy / Lale İşkembecisi (Çorbacı] ………….İşkembe Çorbası
Bakırköy/ Köfteci Ramiz [Köfteci]…………….. Ramiz Köfte
Florya/Beyti (Et Lokantası)………………… Beyti Kebap ve Döner
Merter ve İkitelli / Fatih Karadeniz Pidecisi (Pideci) …… Trabzon peynirli Pide
Yenisahra/ Doğa Balık (Balık) …………… Palamut Pilaki
Beylikdüzü/ Kösebaşı (Kebap) ……………. Tarsusi Kebap

ANADOLU ASYA YAKASI
Üsküdar (Merkez, Altunizade, Ümraniye)
Üsküdar/ Kanaat Lokantası [Esnaf] ………… Elbasan Tava
Kısıklı-Altunızade/ Mabeyin (Kebapçı) ………… Ekşili Taraklık
Ümraniye / Köfteci Ramiz (Köfteci) ……………. Ramiz Köfte

Boğaz Anadolu [Asya] Yakası
Kuzguncuk /İsmet Baha [Balık] ………………..Patatesli Börek
Çengelköy / İskele Çengelköy Restoran (Balık) …. Deniz Mahsulleri Güveci (Atom)
Kanlıca / Körfez Restoran (Balık) …………. Tuzda Balık (Levrek)

Kadıköy ve Çevresi (Merkez, Bostancı, Küçükyalı, Alaşehir, Tuzla)
Kadıköy Çarsısı / Çiya (Türk Mutfağı!........ Vişne Kebabı
Kadıköy Çarşısı /Yanyalı Fehmi (Esnaf) ... ….. Acem Tavuğu
Kadıköy Çarşısı /Adapazarı Islama Köftecisi (Köfteci) ............. Islama Köfte
Kadıköy Çarşısı /Hacı Bekir [Tatlıcı] ………….. Tavsiye Yok
Kadıköy/ Beyaz Fırın (Pastane] ……………… Makaron
Moda Caddesi /Victor Levi (Meyhane) …………. Victor Levi Special
Moda / Balık - Moda Park Lokantası (Balık) Hamsi Tava
Acıbadem / Sahan Vega (Kebap) …. Yeni Dünya Kebabı
Kızıltoprak / Coşkun Usta Bafra Pide ….Kapalı Peynirli Pide
Kalamış / Chocolate (Lüks) ……………….. Limon Soslu Piliç Izgara
Kalamış / Develi (Kebap ve Balık) ……………… Çiğ Köfte
Fenerbahçe / Kösebaşı (Kebap) …………..Tarsusi Kebap
Göztepe / Aslı Börek (Börek) ……….. Peynirli Börek
Çiftehavuzlar/ Beyaz Fırın (Pastane) ………Makaron
Erenköy ve Kalamış / Divan Pastanesi (Pastane) ….. Foret noir pasta
Erenköy / Beyaz Fırın (Pastane) ……………Makaron
Caddebostan/ Sahan (Kebap) …………. Yenidünya kebabı
Bostancı / Hatay (Meyhane) …………. Humus
Bostancı / Günaydın Et Lokantası (Kebap ve Et) … Kilis kebabı
Bostancı / Günaydın Kasap (Kasap Kebap ve Et)
Bastancı / Sahan (Kebap) …………. Yenidünya kebabı
Kuçükyalı ve Saşkınbakkal / Foça Balık (Balık) ………. Foça Lokma
Küçükyalı / Maria'nın Bahçesi (Etnik) …………… Selanik Usulü Midye Dolması
Küçükyalı / Lakerda Balık (Balık) ………….. Lakerda
Suadiye / Köfteci Ramiz (Köfteci) …………… Ramiz Köfte
Suadiye / Sahan (Kebap) ……….. Yenidünya Kebabı
Suadiye / Beyaz Fırın (Pastane) ……… Makaron
Sahrayıcedit / Günaydın (Kebap) ………. Kilis Kebabı
Maltepe/ Adapazarı Islama Köftecisi [Köfteci] ……… Islama Köfte
Atasehir / DoğaBalık (Balıkçı) ………….. Palamut Pilaki
Alaşehir / Sahan Vega [Türk Mutfağı] ……… Yenidünya Kebabı
Ataşehir/ Shorba İstanbul (Çorba) …………… Tom Kha Gai
Tuzla / Meraklı Köfteci (Köfteci) …………….. Köfte

ADALAR
(Büyükada ve Heybeliada)
Büyükada / Milto (Balık) ……………. Kalamar Tava
Heybeliada / Mavi (Balık) ………….. İskorpit Sote



1. Dengeli beslenmenin önemi
2. Temel beslenme prensipleri
3. Fazladan alınması gerekenler
4. Sıvı alımı
5. Nelere dikkat etmeliyim?
6. Gebelikte kaç kilo almalıyım?
7. Gebelikte alınan kiloların kaynağı







1. Dengeli Beslenmenin Önemi
Annenin gebelik boyunca yeterli ve dengeli beslenmesi gereklidir. Yeterli ve dengeli beslenmek adına zaman zaman hastaların eline “3 köfte, 1 kibrit kutusu peynir, 5 tane kiraz yiyeceksin” şeklinde çeşitli matbu diyet reçeteleri verilmekte ve eğer bunları yemezsen bebeğin iyi gelişme diyerek anne adayları gereksiz yere endişe ve paniğe sevk edilmektedir. Bu tür katı diyet reçetelerinin hiç bir bilimsel faydası yoktur. Gerekirse diyetisyenler tarafından kişiye özel, esnek, hastayı yıldırmayacak ve rahatlıkla uygulayabileceği diyet önerileri yapılabilir. Önemli olan genel prensipleri bilmek ve buna uygun olarak dengeli beslenme alışkanlığını edinmektir. Tüm gebelik boyunca alınması gereken kilo 11-13 kg.dır. Bunun üzerinde alınacak kilolar doğum ve loğusalıktan sonra size gebeliğinizin hediyesi olarak kalacaktır. Gebelik sırasında gereksinim duyduğunuz kalori miktarında da bir miktar artış söz konusudur. Ancak bu artış hiçbir zaman aşırı yemenizi gerektirecek kadar değildir. Gebe olan ile olmayan kadınlar arasındaki kalori gereksinimi farkı sadece 300 kaloridir ve bu her öğünde 1-2 kaşık fazla yenilerek karşılanabilecek bir farktır. Gebelikte ilk üç ayda 0,5-1 kg, sonraki aylarda ise ortalama 1.5-2.0 kg, ağırlık kazanması uygundur. Kontroller sırasında 300 gram fazla almışsın, 500 gram daha almalıydın şeklinde diyet rejimlerini manipüle etmenin fazlaca bir anlamı yoktur. Eğer, dengeli ve yeterli beslenme alışkanlığı edinilirse zaten gebelikte alınması gereken kilolar düzenli olarak alınır. 


2. Temel Beslenme Prensipleri
Gebelikte beslenmenin önemli prensiplerinden birisi günlük öğün alışkanlığının yeniden düzenlenmesidir. Üç temel (nispeten daha az miktarlarda) ve 2 ve hatta gerekirse 3 ara öğün gebelikte önerilmektedir. Bu yaklaşım gebeliğin erken döneminde bulantı ve kusma şikayetlerinin daha az görülmesine yardımcı olur. Öğünlerin 3 öğünde tıka basa yemek yerine bu şekilde ara öğünlerle desteklenerek bölünmesi ilerleyen gebelik haftalarında ise mide yanması, regürjitasyon gibi şikayetleri azaltır.

Gebelik öncesine göre ek olarak günlük 20 gr. protein, 15-20 mg. demir, 500 mg. kalsiyum ve ortalama 300 kalorilik enerji alınması gereklidir.

Kalori ihtiyacınızı karşılamak için tabii ki karbonhidratlı ve yağlı yiyecekler tüketilmelidir. Ancak, yağlı ve tatlı yiyecekler günlük öğünün %7’sinden az olmalıdır. Hamur işi gıdaları da ancak düşük miktarlarda tüketmelisiniz. Buna karşın, aşırı kilo almayı önlemek için karbonhidratlı besinleri diyetten tamamen çıkarmak da yanlıştır. Eğer karbonhidratlar yetersiz alınırsa vücudunuz enerji sağlamak için proteinleri ve yağları yakmaya başlar. Böyle bir durumda 2 sonuç ortaya çıkabilir. Birincisi bebeğinizin beyin ve sinir sistemi gelişimini sağlayacak yeterli protein olmaz, ikincisi ise ketonlar ortaya çıkar. Ketonlar yağ metabolizmasının ürünü olan asitlerdir ve bebeğin asit baz dengesini bozarak beyin gelişimini olumsuz yönde etkileyebilirler. Bu nedenle hamilelikte karbonhidrattan fakir diyet önerilmez. Pirinç, un, bulgur biri kompleks karbonhidrat kaynakları anne için enerji kaynağı olmanın yanı sıra B grup vitaminleri ve çinko, selenyum, krom, magnezyum gibi eser elementleri bol miktarda ihtiva ederler. Karbonhidratlar fazla miktarda tüketildiğinde ise bebek açısından ekstra bir yarar sağlamadıkları gibi sadece anne adayının aşırı kilo almasına neden olurlar.

Proteinler hücrelerin temel yapı taşlarıdırlar ve amino asit denilen yapılardan oluşurlar. Amino asitlerin bir kısmı vücutta diğer maddelerden üretilebilirken esansiyel amino asit adı verilen bazıları vücutta üretilemez ve mutlaka besinler yolu ile dışarıdan alınmaları gerekir. Hayvansal proteinler tüm esansiyel amino asitleri içerdiğinden komplet proteinler olarak adlandırılırlar ve beslenmede son derece önemlidirler. Proteinleri saç telinden tırnağa kadar vücutta bulunan tüm hücrelerin yapı taşı oldukları gibi beyin ve sinir sisteminin gelişimi içinde yaşamsal öneme sahiptirler. Bu nedenle hamile kadınların günde 60-80 gram protein almaları önemlidir.

Proteinin ana kaynağı hayvansal gıdalardır. Et, kümes hayvanları ve balık komplet proteinler içerirler. Bunun yanı sıra süt ve süt ürünleri de hayvansal protein gereksiniminin karşılanması açısından yeterli olabilir. Bitkisel ve hayvansal proteinler eşit oranlarda tüketilmelidir. Protein gereksinimi her gün 1 yumurta, 2 bardak süt, süt ürünleri, baklagiller (fasulye, mercimek, barbunya vb) ve et ürünleri (haftada en az bir kez) ile karşılanabilir. Kırmızı etin yağlı olmamasına dikkat etmek gerekir. Günde içilen 2 bardak süt bebeğe gerekli kalsiyumu karşılamakta da yeterlidir. Laktoz intoleransı nedeniyle süt içemeyenler bunun yerine peynir ya da yoğurt yiyebilir.



3. Fazladan Alınması Gerekenler
Doktorunuz size gebeliğinizin 4. ayından itibaren demir ilacı ve gerekli gördüğü taktirde vitamin önerecektir. Eğer, anemik (kansızlık) iseniz demir preparatları gebeliğin başından itibaren verilebilir. Siz de gebelikte artan demir gereksinimini karşılamak için pekmez, kuru üzüm, kırmızı et, yumurta, kuru baklagillerden zengin gıdaların tüketilmesine önem vermelisiniz. Erken gebelikte demir vermenin tek sakıncası mide şikayetlerinden dolayı bulantı-kusma yakınmalarını artırabilmesidir. Hasta tolere edebildiği sürece verilmesinde sakınca yoktur. Normal koşullarda dengeli beslendiğiniz taktirde dışarıdan vitamin verilmesi gerekli olmayabilir. Doktorunuz sizin için vitamin desteğinin gerekli olup olmadığına sizin beslenme alışkanlığınızı değerlendirdikten sonra karar verecektir.


4. Sıvı Alımı
En önemli konulardan biri de gebelik boyunca bol bol sıvı almaktır. Yeterince sıvı almak, özellikle gebelikte sık görülen idrar yolu enfeksiyonu, erken doğum tehdidi, bebeğin içinde bulunduğu sıvının azalması (oligohidramniyoz) gibi durumlarda faydalıdır. Özellikle, yaz günlerinde fazladan sıvı kaybı olduğu için yazın sıvı alımını daha da arttırmalısınız. Bol sıvı yanında posalı (lifli) gıdaların da tüketilmesi gebelikte sık görülen kabızlık şikayetlerini azaltır. Lifli gıdalar kepekli ekmek, yulaf ezmesi, barbunya, kepekli makarnalar, kayısı, kuru üzüm, bezelye, pırasa, esmer pirinç, ahududu ve kuruyemişte bol miktarda vardır.


5. Nelere Dikkat Etmeliyim?
• Gebe kalmayı düşündüğünüz aylarda, bebeğe zarar verebilecek etkilerden uzak durmalısınız.
• Tüm gebelik boyunca ve özellikle ilk 3 ayda sigara, alkol ve doktorunuzdan habersiz tüm ilaçlardan sakınınız.
• Tüm gebelik boyunca kedi - köpek dışkısı, çiğ etten uzak durunuz.
• Salata gibi çiğ yenen sebzelerin çok iyi yıkandığından emin olunuz.
• Toprakla uğraşırken mutlaka eldiven giyiniz.
• Çiğ olarak ya da tütsülenerek tüketilen deniz ürünlerinden uzak durunuz.
• Aşırı doz A vitamini bebek için zararlı olabilir. Bu nedenlerle, doktorunuzun önermediği vitaminleri kullanmayınız. Ayrıca, karaciğerde de yüksek doz A vitamin bulunduğundan fazla tüketmemeye dikkat ediniz.
• Asla pastörize edilmemiş süt içmeyiniz. Kullandığınız peynir ve diğer süt ürünlerin de pastörize edilmiş sütten yapıldığından emin olunuz.
• Hazırlanışı ve saklanışı konusunda emin olmadığınız hiçbir besin maddesini yemeyiniz.
• Aldığınız gıdaların taze olmasına dikkat edin. Konserve, beklemiş gıdalar ve içinde katkı maddeleri bulunarak saklanan gıdalar yerine taze ve doğal maddeleri tüketmeye özen gösteriniz.
• Yediğiniz gıdalarda “çeşitliliğe” önem veriniz.
• Çay, kahve, kola gibi kafein içeren içeceklerin tüketimini sınırlayınız. Günde 2-3 fincandan fazlası kullanmayınız.
• Tuz gereksiniminizi iyotlu tuzla karşılayınız. Şiddetli iyot eksikliği bebekte zeka geriliğine yol açabilir. Aşırı iyot alımı ise fetal tiroid bezini baskılayarak fetusta guatra neden olabilir.

Gebelikte rejim yapmak kesinlikle yasaktır!
Gebelik süresince sigara ve alkollü içkilerden uzak durunuz!



6. Gebelikte kaç kilo almalıyım?
Genel olarak alınması gebelik boyunca alınması gereken kiloyu 11-13 kg olarak söyleriz. Ancak, bu kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Gebelikteki ideal kilo artışı hamilelik öncesi kilonuzla ve yaşınızla direk ilişkilidir. Zayıf hastalarda daha fazla kilo alımı normal kabul edilirken kilolu hastalarda daha az kilo alımı normaldir. Fazla kilo almak bebeğinizin de kilolu olacağını göstermez.

Gebelik öncesi kilonuz normal sınırlarda kabul ediliyorsa (vücut kitle indeksi (VKI) 20-25 arasında) gebelik süresince 11.5-16 kilo arasında almış olmanız normaldir. İlk 3 ayda kilo artışı genellikle yavaştır, hatta kusmaları olan gebelerde kilo kaybetmek de normal kabul edilebilir. Gebelik öncesi vücut kitle indeksiniz 20'nin altındaysa “zayıf” kabul edilirsiniz ve gebelik süresince normal kilolu olanlara göre daha fazla kilo almanız önerilir. Bu durumda tüm hamilelik süresince 13-18 kilo arasında almanız beklenir. Gebelik öncesi vücut kitle indeksiniz 26-29 arasında ise “fazla kilolu” grubuna girersiniz. bu durumda tüm hamileliğinizde 7-11.5 kilo arasında almanızı önerilir. Vücut kitle indeksi 29’un üzerinde olanlar “aşırı obes” kabul edilir ve gebelik sonunda 7 kilodan az kilo almalıdır.

Bu anlatılanlar önerilen ideal kilo alımıdır. Ancak, unutmamak gerekir ki herkes için standart bir reçete uygulamak mümkün değildir ve ayrıca gerekli de değildir. Doktorunuz takipleriniz sırasında uygun gördüğü şekilde sizi bu konuda yönlendirecektir.


7. Gebelikte alınan kiloların kaynağı
Bebek:  3.500 gr
Plasenta: 700 gr
Amniyon sıvısı: 800 gr
Uterusun büyümesi: 900 gr
Meme dokusu artışı: 400 gr
Kan hacmindeki artış: 1.250 gr
Dokulardaki su artışı: 1.250 gr
Annedeki yağ dokusu artışı: 3.200 gr
TOPLAM: 12.000 gr

Gebelikte alınan kiloların ancak üçte biri yağ dokusundaki artışa bağlıdır. Tabloda ideal kilo alan bir gebede alınan kiloların yaklaşık dağılımı gözlenmektedir. Alınan kiloların yaklaşık 6 kilosu bebeğin doğumuyla birlikte kaybedilir. Su kaybı da buna eklendikten sonra ilk hafta sonunda yaklaşık 8 kilo kaybedilir.

Gebelik boyunca 12,5 kg alan bir kadın doğumdan 2 hafta sonra gebelik öncesi kilosuna göre yaklaşık 4-4,5 kg daha fazladır. Daha sonra doğum sonrası 6. aya kadar 2,5 kg daha verilir. Gebelikte alınan kilo önerilenden ne kadar fazla ise gebeliğin hediyesi olan kilolar o kadar fazla alacaktır. Kalan kiloları egzersiz ve diyet ile verebilirsiniz. Egzersizin bir sakıncası yoktur ama diyet için emzirme dönemi sonrasını, en azından bebeğin ek gıdalara başladığı 6. aydan sonrasını bekleyebilirsiniz.
Haftanın 3 gecesi, 3 farklı KONSEPT
"bitmesini istemeyeceğiniz müzik ve lezzet geçidi"


Günün ve gecenin her saatini “yaşayan ve yaşatan” Nişantaşı PASTA PRESTO, her Çarşamba 20:30'dan itibaren Gitarda Murat, Ney ve Perküsyonda Tolga, her Cuma 21:00'den itibaren DJ Özgür ile "GOLDEN OLDIES NIGHTS" ve her Cumartesi 22:00'den itibaren Senem & Ayhan & Cüneyt üçlüsünden "Soft Caz, Latin ve Nostalji Türkçe Şarkılar" ile haftanın 3 gecesi bitmesini istemeyeceğiniz bir müzik ve lezzet geçidi sunuyor.

Gurmelerin lezzetli yemek ve şarabı, duvarları süsleyen tabloların gölgesinde tatmak için tercih ettiği, iyi müzik ve sohbetlerin adresi Pasta Presto, Nişantaşı Valikonağı Caddesi’nde yer alan farklı bir mekan… Hele hele hiçbir yerde bulamayacağınız Rakı Flambeli Jumbo Karides, Kiremitte Soslu Kalamar, Ispanaklı Bulgur Risotto, İmpanata Speciale ve Zigeuner Steak’in lezzetleri gurmeleri bile şaşırtacak nefasette.

Pasta Presto’nun caddeye bakan camekanının ardında, kesinlikle keyfini çıkarmanız gereken, 10 kişilik muhteşem bir “Gurme Masası” karşılıyor sizi. İş veya yakın arkadaşlarınızla evinizde gibi yemek & şarap eşliğinde sohbet etmek istediğinizde Pasta Presto’yu arayıp özel gurme menüsünü sipariş edebilirsiniz...

Pasta Presto’da her şey lezzetli olmak zorunda. Yemeklerde organik, taze ve en güzel sebzeler kullanılıyor ki yaz lezzetini aratmasınlar. Pasta Presto’ya adeta “can” veren sahibi Can İzgi, müşterilerinin talep ve önerilerini dikkate alarak ilkbahar ve kışa girişte menüsünü 2 defa yeniliyor. Örneğin; bayanlara özel mini pizzalar yapılıyor. Bayanlar ne diyetlerinden ne de ağız tatlarından olsunlar düşüncesiyle… Mini pizzalarınızı tadarken “Nasıl oluyor da böyle ince bir hamur kurutulmadan bu lezzetlerle bütünleşip ağzımda eriyor?” diye de düşünmeden edemiyorsunuz... Amerika’yı aratmayan özel hamburgerlerini yerken de tadı damağınızda daha fazla kalsın diye zamanı yavaşlatmak istiyorsunuz... Bu lezzetlerin sırrı ise “Kaliteli ve doğru miktarda malzemeyi buluşturmak diyor Can İzgi !”. Unutmadan belirtelim; lezzetlerin yaratıcısı Can İzgi, yurtdışı yatırımları ile çikolatadan ekmeğe Makedonya ve Kosova’nın ağız tadını yönlendiren kişilerden biridir.

Gelelim duvarları süsleyen “satıldıkça yerine yenileri gelen” tabloların hikayesine… “Galeri sıkıntısı çeken ressamlara duvarlarımızı karşılıksız olarak açıyoruz. Konuklarımız yemeklerini yer, şaraplarını içerken bu tablolarda yeni hayatlar ve dünyalar buluyorlar. Bazen de satın almayı düşündükleri tablonun çoktan başka bir sanatseverin evinde yerini aldığını fark edip yeni bir resim ile yepyeni bir hayal dünyasına yolculuğa çıkıyorlar” diyor Can İzgi.

Can İzgi, “gastronomi hazinesinin kaynağı” olarak yorumladığı Fransa’yı ilk olarak ortaokul yıllarında ziyaret edip sonra üniversite öğrenciliği dönemini geçirmiş. Daha sonra da Fransa, Kapadokya arasında 16 yıl yaşayıp, aşçılıktan otel işletmeciliğine kadar turizmin içinde yeterince yoğrulup 2006 senesinde “Pasta Presto”yu satın alıp işletmeciliğini üstlenmiş. Can İzgi, Pasta Presto’nun önceleri İtalyan mutfağı ağırlıklı menüsünü, zaman içinde dünya lezzetleriyle zenginleştirip, bugünün lezzetli, keyifli ve sanatsal Pasta Presto’sunu yaratmış.

Günün ve gecenin her saatini “keyifle yaşayan ve keyifle yaşatan mekan” Pasta Presto…

Tarih: 2009
Yer: Pasta Presto
Adres: Valikonağı Cad No:96 (Şirvanlı Otoparkı karşısı, Pakize Tarzi Kliniği köşesi) Nişantaşı İstanbul
Tel: 0212 291 58 25

Van Kahvaltı salonları bir kaç yıldır bir hayli talep görmekte ve İstanbul'da sayıları giderek çoğalmakta. Benim ilk keşfim Taksim'deki Van Ahtamar Kahvaltı Salonu olmuş ve uzun süre de zevkle gitmiştim. Son dönemlerde ise Samatya sahilindeki Van Kahvaltı Salonu favorim. Kahvaltı ortaya serpme geliyor, sıcak olarak menemen, sucuklu ya da kavurmalı yumurta seçeneklerinden birini seçiyor ve sınırsız içecek alabiliyorsunuz. Klasik kahvaltılıkların yanında Van'a özel otlu peynir, koyu cacık, kavut ve mirtuğa da menüdeki özel tatlar. Benim favorim koyu cacık evde de sıklıkla yapıyorum ve oldukça da beğeniliyor. Özellikle güzel havalarda bahçesi çok keyifli eee önümüz bahat tavsiye ediyorum şiddetle :)
Yok mu! Çok ayıpladım sizi. Times'da dünyada en iyi 50 Yemek Blogu arasına girmiş. Cenk bey'i ülkemizi temsilinden ötürü tebrik eder, saygıyla eğilirim :)
Kendi yazısı için buraya, muhteşem Nar Reçeli tarifi için buraya. Blogunu Türkçe ve İngilizce yazmakta.



Sadece bununla da kalmamış tabii ki. Hayretler içinde okudum. Ayrıca tüm yemek blogları için YEMEKOSFER-YEMEK TARİFİ ARAMA MOTORUNU hayata geçirmiş.




Basında Cafe Fernando

London Times
San Francisco Chronicle
The Washington Post
The New York Times


CAFE FERNANDO HAKKINDA BASINDA ÇIKAN YAZILAR:

17/02/09 - Times, “50 of the world’s best food blogs
07/01/09 - Guardian,Blog by blog guide to …İstanbul
01/01/09 - Milliyet Sanat, “İaşe - Yemek Blogları”
14/12/08 - South China Morning Post, “Turkish Delight”
01/12/08 - Turkishtime,İnternetten çıkan kanaat önderleri
11/30/08 - GurmeLife,Cafe Fernando’nun Baş Aşçısı
01/11/08 - USF Magazine (University of San Francisco), “Foodie Blog Attracts Worldwide Fan Base
08/09/08 - Milliyet,The New York Times Türkiye’yi Ona Sordu
11/06/08 - San Francisco Chronicle,Turkish Delights/Living, eating in San Francisco infuses İstanbul blogger’s creations
26/04/08 - Radikal,Ödüllü yeme-içme öyküleri
10/04/08 - Altın Örümcek,En İyi Blog, 1.lik Ödülü
02/04/08 - The Washington Post,On These Blogs, Bakers Can Find Their Fix
10/12/07 - Radikal, “2008′in yemek başkenti İstanbul
10/12/07 - Taraf Gazetesi, “İstanbul yemek başkenti
09/12/07 - The New York Times,Foodie Destination İstanbul/Cultures meet at the dinner table
21/09/07 - Hürriyet,Gündüz yönetici, gece yemek blogu yazarı
Suffle Cafe'de suffle yemeden suffle sevmem demeyin. Mutlaka gidin ve o canım sufflenin
 pişmesini sabırla bekleyin. Bana bir minik teşekkürü borç bilin ama :) 
 

Dostlarımızla severek yemek yediğimiz kendin seç pişirsinler mantığına sahip müthiş bir işletmedir Go Mongo! Özel bir günde rezervasyon için haydi go mongo!